Entelektüelçevrede, ilhamını Büyük Doğu'dan almayan, karşı çıkarken bile tesirinden kurtulamayan kimse yok gibidir. Kullandığı dil ve diyalektik, Batı tefekkür Şimdisen söyle, söz senin. Şehitler tepesi boş değil, Toprağını kahramanlar bekliyor! Ve bir bayrak dalgalanmak için; Rüzgar bekliyor! Destanı öksüz, sükûtu derin meçhul askerin; Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye. Yattığı toprak belli, Tuttuğu bayrak belli, Şiir, önce Görüşler dergisinde yayımlanmış; daha sonra da Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor adlı şiir kitabının 1946'da çıkan ilk baskısında yer almıştır. AzizNesin - 'Çocuklarıma' Aziz Nesin, çocukların geleceği için birçok şey yapmış bir edebiyatçı.Kurduğu ‘Nesin Vakfı’, hala daha çalışmaya devam ediyor. Çocuklarla ilgili Okulubin bir güçlükle bitirir. Annesine ve kız kardeşine bakmak zorunda olduğu için çalışma hayatına atılır. Ancak elinden pek fazla iş gelmez. Yabancı dil bildiği için evlerde ders verir. Bir de elinden şiir yazmak gelir. Ahmet Cemil’in hayalinde yazdığı şiirlerle edebiyat dünyasında yeni bir çığır açmak vardır. Fast Money. Oluşturulma Tarihi Ekim 25, 2020 1313Bayrak şiiri ve şairi KPSS önlisans sınavıyla birlikte bir kez daha gündeme geldi. Sınavda çıkan Bayrak Şairi sorusuna doğru yanıt verip vermediklerini merak eden adaylar, internet üzerinden araştırma yapıyor. Peki, Bayrak şairi kimdir? İşte Bayrak şiirinin tamamı ve şairi...Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin önemli temsilcilerinden Arif Nihat Asya tarafından yazılan Bayrak şiiri Adana'nın kurtuluşu için kaleme alınmıştır. Bayrak şiirinin yanı sıra Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor, Fetih Davulları, Selimler, Kubbeler, Süleymaniye en tanınmış NİHAT ASYA KİMDİR?1904'te Çatalca'nın İnceğiz köyünde dünyaya geldi. Asıl adı Mehmet Arif'tir. Şairin bilinen en büyük dedesi Kapusuz Hacı Ahmet, Tokat'a bağlı Kapusuz Köyü'nden İstanbul'a göçmüş ve orada debbağlıkla uğraşmış olan bir âhî hayatı Örçünlü Köy mektebinde başladı. Babaannesinin ölümünden sonra onun bakımını üstlenen halası ile birlikte Balkan Savaşı'ndan kısa bir süre önce İstanbul'a göçtü; Kocamustafapaşa ve Haseki mahalle mekteplerinde öğrenim gördükten sonra I. Dünya Savaşı yıllarında Gülşen-i Maarif Rüştiyesi'ne devam etti. Bu dönemde hakim olan milliyetçi duyguların etkisiyle şiire başladı. Bazı destancıların Haseki’de okuyarak sattıkları harp destanları onu şiire yönelten ilk Dârü'l-Muallimîn-i Âliye sonraki adı Yüksek Muallim Mektebi, bugünkü İstanbul Üniversitesi Yüksek Öğretmen Okulu Edebiyat Bölümü'nde devam etti. İlk şiir kitabı olan Heykeltıraş, 1924 yılında bu okulda öğrenci iken yayımlandı. Yüksek Muallim Mektebi son sınıfındayken ilk eşi olan Hatice Semiha Hanım'la evlendi. Bu evlilikten iki çocuğu mezun olduktan sonra edebiyat öğretmeni olarak Adana'ya tayin oldu Adana Kız Lisesi ve Erkek Lisesi'nde öğretmenlik ve idarecilik öğretmenlik yaptığı dönemde 1933 yılında Üsküdar Mevlevihanesi'nin son şeyhi Ahmet Remzi Akyürek'le tanışan Arif Nihat, dervişlik çilesini çekip Mevlevilikte şeyhlik makamına kadar yükseldi; millî şiirlerin yanı sıra tasavvufi şiirler yazdı. Şair, 1940 yılında, Adana'nın düşman işgalinden kurtuluşunun kutlandığı 5 Ocak günü yapılan tören için Bayrak adlı şiiri ile tanındı ve Bayrak Şairi olarak anılır oldu. Şiir, önce Görüşler dergisinde yayımlanmış; daha sonra da Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor adlı şiir kitabının 1946'da çıkan ilk baskısında yer yılında ilk evliliğini sonlandıran şair, kimya öğretmeni Servet Akdoğan ile ikinci evliliğini yapmış ve bu evlilikten de bir kız, bir erkek çocuk sahibi Türkiye genel seçimlerinde Demokrat Parti'nin listesinden Seyhan Adana adayı oldu. Seçimleri Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi. Dönemin sonunda aktif politikayı bıraktı, öğretmenliğe döndü. Kısa bir süre Eskişehir Lisesi'inde öğretmenlik yaptı. Çok uzun bir zaman kalmamış olmasına rağmen şiirinde Eskişehir'in çok yer alması ve bu şehirde çok benimsenmiş olması onun 5. dönem Eskişehir milletvekilliği yaptığı, Bayrak şiirinin Eskişehir'de yazıldığı gibi yanlış bilgilerin günümüzde birçok kaynakta yer almasına yol açmıştır. Arif Nihat Asya, 1955 yılından itibaren Ankara Gazi Lisesi'nde öğretmenlik yaptı. Kıbrıs'ta görevlendirilip iki yıl da Lefkoşa Erkek Lisesi'nde görev yaptıktan sonra 1962'de Ankara'ya döndü ve Gazi Lisesi'nden emekliye ayrıldıktan sonra Yeni İstanbul ve Babıali'de Sabah gazetelerinde yazılar yazdı. Aralık 1974'ün sonlarında hastalanarak hastaneye kaldırıldı; 5 Ocak 1975'te vefat etti. Kabri, Ankara Karşıyaka Mezarlığı' ŞİİRİNİN TAMAMIEy mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,Işık ışık, dalga dalga bayrağım!Senin destanını okudum, senin destanını benim gözümle bakmayanınMezarını selâmlamadan uçan kuşunYuvasını yerde ne korku, ne keder...Gölgende bana da, bana da yer olmasın, günler doğmasın ne çıkarYurda ay yıldızının ışığı bizi karlı dağlara götürdüğü günKızıllığında ısındık;Dağlardan çöllere düştüğümüz günGölgene şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı;Barışın güvercini, savaşın kartalıYüksek yerlerde açan altında altında şerefim, şiirim, her şeyimYer yüzünde yer beğen!Nereye dikilmek istersen,Söyle, seni oraya dikeyim! Arif Nihat AsyaŞehitler tepesi boş değil, Biri var bekliyor. Ve bir göğüs, nefes almak için; Rüzgar bekliyor. Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye; Yattığı toprak belli, Tuttuğu bayrak belli, Kim demiş meçhul asker diye? Destanını yapmış, kasideye kanmış. Bir el ki; ahretten uzanmış, Edeple gelip birer birer öpsün diye faniler! Öpelim temizse dudaklarımız, Fakat basmasın toprağa, temiz değilse ayaklarımız. Rüzgarını kesmesin gövdeler Sesinden yüksek çıkmasın nutuklar, kasideler. Geri gitsin alkışlar, geri, Geri gitsin ellerin yapma çiçekleri! Ona oğullardan, analardan dilekler yeter, Yazın sarı, kışın beyaz çiçekler yeter! Söyledi söyleyenler demin, Gel süngülü yiğit, alkışlasınlar Şimdi sen söyle söz senin. Şehitler tepesi boş değil, Toprağını kahramanlar bekliyor! Ve bir bayrak dalgalanmak için; Rüzgar bekliyor! Destanı öksüz, sükutu derin meçhul askerin; Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye Yattığı toprak belli, Tuttuğu bayrak belli, Kim demiş meçhul asker diye?.. Ş. ve Serencam Yayınları'nın ortaklaşa düzenlediği “Bir Bayrak Şiir Bekliyor” adlı şiir yarışması sonuçlandı. Yarışmada derece girenler, 28 Aralık'ta Kültür AŞ Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, “Al bayrağımız toplumsal olarak bizi biz yapan değerlerin en başında gelmektedir. Birlik ve beraberliğimizin en önemli göstergelerinden biri olan bayrağımızla ilgili bir şiir yarışması düzenleyerek, edebiyatımıza yeni şiirler, yeni şairler kazandırmak istemiştik. Şiiri bir parça da olsa, toplum hafızasında tekrar hatırlatmak amacıyla ve millet olarak birlik ve beraberliğe çok ihtiyacımız olduğu şu dönemde böyle bir organizasyona karar vermiştik. Milli ve manevi değerlerimizi, çocuklar ve gençler üzerinde etkili kılmadıkça geleceğimizden emin olamayız. Şanlı ve kahramanlık dolu bir geçmişten geliyoruz. Bu değerlerimiz yeni yetişen kuşaklara doğru ve kararlı bir şekilde vermek zorundayız” yurt içi ve dışından yoğun bir katılım gerçekleşti. Yarışmada ön seçici kurul olarak, Halit Yıldırım, Mustafa Doğan, Osman Yücel, Erhan Çamurcu görev aldı. Üst seçici kurulda ise, Bestami Yazgan, Müştehir Karakaya, Cahit Koytak, Hakan İlhan Kurt, Metin Önal Mengüşoğlu, Gülşen Gazel ve Halil İbrahim Yakar bulundu. Ön seçici kurul, bütün şiirleri titizlikle tek tek inceledi, üst kurul ise nihai kararı verdi. Lise ve ilköğretim öğrencilerinden gelen şiirler seviyelerine göre değerlendirildi. Yurt dışında yaşayan Türklerden gelen şiirler, ağız yapısına müdahale edilmeden orijinal haliyle kabul edildi. Yarışmaya, 803 yetişkin, 83 lise ve 10 ilköğretim düzeyinde olmak üzere toplam 896 şair katıldı. Şairler 648 hece vezni, 13 aruz vezni, 325 serbest tarz olmak üzere toplam 896 şiirle yarıştı. Yarışmaya yurt içinden 75 il, yurtdışından ise Almanya, Romanya, Amerika Birleşik Devletleri, Azerbaycan ve İran'dan katılım sağlandı. Jüri tarafından yayınlanmaya değer görülen 138 yetişkin ve 24 öğrencinin şiirinden oluşan bir “Bayrak Şiirleri Antolojisi Kitabı” dereceye girenlerBursa'dan Sevim Yakıcı “Bayrak Yar” şiiriyle 5 bin lira, Trabzon'dan Ali Kemal Mutlu “Al Mühür” şiiriyle 3 bin lira ve Ankara'dan Nuray Alper “Al Sancağın Altında” şiiriyle 2 bin lira para ödülüne layık mansiyon ödülünü, Gaziantep'ten Abdül Hadi Bay'ın “Bayraklar Dalgalansın” şiiri, Erzurum'dan Yaşar Bayar'ın “Bir Bayrağın Kıyam Perspektifi” şiiri, Artvin'den Arif Odabaş'ın “Sana Emanet” şiiri, Kayseri'den Menderes Oyanık'ın “Kutlu Vaveyla” şiiri, Şanlıurfa'dan Mustafa Sade'nin “Mukaddes Hatıra” şiiri, Gümüşhane'den Talat Ülker'in “Ses Bayrağı” şiiri ve Samsun'dan Kenan Yavuzaslan'ın “Nazlı Güzel” şiiri arası şiir yarışmasında, Gaziantep 8 Şubat Anadolu Lisesi'nden Yusuf Baha Köksal, “Gök Bayraktan Al Bayrağa” adlı şiiriyle birinci oldu. Hatay Karlısu Sosyal Bilimler Lisesi'nden Emine Nazlı Altan'ın “Şehidin Gözyaşı” şiiri, ikincilik ödülü kazandı. Şırnak Şükrü Geliş Fen Lisesinden Yahya Özçınar'ın “Ben Sen'im, Ben Biz'im, Ben Al Bayrağım” şiiri üçüncü oldu. Yarışmada, Gaziantep İl Genel Meclisi Anadolu Lisesi'nden Metehan Söylemez'in “Ay-Yıldız” şiiri dördüncü sırada yer aldı. Gaziantep Şehit Ömer Harun Demir Kız Anadolu İmam hatip Lisesi'nden Esra Kösele'nin, “Semaların Şahı” şiiri ise beşinci Özel SANKO Okullarından Nazlı Işıl Koper'in “Gülümse Bayrağım” şiiri, Gaziantep İmam Çoban İlkokulu'ndan Osman Emre Yüksel'in “Bayrağımdır Benim” şiiri, Gaziantep Mareşal Fevzi Çakmak Ortaokulu'ndan Nuray Yavuz'un “Şanlı Bayrağım” şiiri ise, cesaret ödülüne uygun görüldü.

bir bayrak için adlı şiir